13 ŞUBAT 2025 PERŞEMBE

 
Dr. Tahir Tamer Kumkale

tamer@kumkale.net

İYİ İNSANLARI SAYGI İLE SELAMLIYOR VE SEVGİ İLE KUCAKLIYORUM............

Ana Sayfa
Başlarken
Yazı Arşivi
Yazı Arama
Kitaplarım
Hakkımda


    Kitaplarımdan seçmeler...

Amazon'da kitaplarım






Atatürkçü Düşünce Sistemi - 39
Bu yazımı Facebook'ta beğenmek veya bir arkadaşınıza göndermek (tavsiye etmek) için:

Bir toplulukta kıymet ve kuvvet, onu kuran fertlerin kendilerini kıymet ve kuvvet saymalarındadır. Ancak bu gibi fertlerden kurulmuş olan toplumlardır ki, yekpare kıymet ve kuvvet manzarası gösterebilirler. Gazi Mustafa Kemâl Atatürk - 1937

 13 Mart 2005 Pazar 

ATATÜRK VE ATATÜRKÇÜLÜK ADINA YAPILAN YANLIŞLAR:

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk gençliğine olan güvenini incelemeye devam ediyoruz. Sivas Kongresine arkadaşları adına katılan bir askeri tıbbiye öğrencisinin Mustafa Kemal Paşa ve çalışma arkadaşlarına haykırışı Gazi’yi çok etkilemiştir..
Kongreye katılanların kendi aralarındaki konuşmalarında geçen “Manda” kelimesi Genç Tıbbiyeliyi deliye döndürür. Tıbbiyeli gençliğinin verdiği dinamizmin yarattığı heyecan ile ateş kesilmiş bir halde Gazi’nin karşısına dikilir ve sesini yükselterek şunları söyler;
" ARKADAŞLARIM BENİ BURAYA BAĞIMSIZLIK DAVASINI KAZANMAK YOLUNDA ÇALIŞMAYA KATILMAK İÇİN GÖNDERDİLER…
BİZ MANDAYI KABUL EDEMEYİZ…
MANDAYI KABUL EDECEK OLANLAR VARSA, BU KİŞİLERİ KİM OLURSA OLSUN RED VE TAKBİH (Çirkin görme, beğenmeme) EDERİZ.
FARZ-I MAHAL( varsayalım ki ) MANDA FİKRİNİ MUSTAFA KEMAL KABUL EDECEK OLSA ONU DA REDDEDECEĞİZ.”
Mustafa Kemal Paşa bu durumdan son derece etkilenir. Gözleri dolar. Arkadaşlarına hitaben “ ARKADAŞLAR GENÇLİĞE BAKIN, TÜRK MİLLİ BÜNYESİNDEKİ ASİL KANIN İFADESİNE BAKIN” diyerek genç tıbbiyeliye döner ve ;
“ EVLAT, MÜSTERİH OL (rahat ol). GENÇLİKLE İFTAHAR EDİYORUM VE GENÇLİĞE GÜVENİYORUM. AZINLIKTA KALSAKTA MANDAYI KABUL ETMEYECEĞİZ. PAROLAMIZ TEKTİR. VE DEĞİŞMEZ. YA İSTİKLAL, YA ÖLÜM”
diyerek tıbbiyeli gence güvence verir. Üniforması ile toplantılara katılan genci yanına çağırır, alnından öper ve şunları ilave eder; “ VATANIN BÜTÜN ÜMİDİ VE GELECEĞİ SİZE, GENÇ NESİLLERİMİZİN ANLAYIŞ VE ENERJİSİNE BAĞLANMIŞTIR.”
İşte Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün daha sonra tarihi “Büyük Nutuk”isimli eserinin sonunda yer alan “Gençliğe Hitabe” de bulunan “Türk gençliğinin damarlarındaki asil kan” ibaresi ilk defa burada kullanılmıştır.
Gazi’ye göre gençlik yaş sınırları dışına taşarak fikri bir anlam kazanmakta ve fikir yeniliğini vurgulamaktadır. Ve yine Gazi’ye göre; “GENÇ FİKİRLİ DEMEK, DOĞRUYU GÖREN VE ANLAYAN GERÇEK FİKİRLİ DEMEKTİR”.
34 yaşında Çanakkale Muharebelerinde Türkün destanını yazdıran, 39 yaşında Türk Kurtuluş Savaşını kazanan orduların başkomutanlığını yapan, 42 yaşında kendi kurduğu Cumhuriyetin ilk Cumhurbaşkanı olan, 50 yaşında inkilaplarının büyük bir bölümünü tamamlayan Gazi Mustafa Kemal Atatürk; taşıdığı düşünce yeniliği ve ruhundaki enerji tazeliği ile yaşamının her çağında genç kalmıştır ve yine genç olarak hayata veda etmiştir.
Gaziye göre genç olmanın ölçüsü kesinlikle yaş olmamıştır. O’na göre gençlik, ilkeler ve inkılaplara inanma ve bağlılıkla ölçülüyordu. Bunu kendisinin şu sözleri ile daha iyi anlayabiliriz.;
“BENİM ANLADIĞIM GENÇLİK; BU İNKILABIN FİKİRLERİNİ VE İDEOLOJİSİNİ BENİMSEYİP GELECEK KUŞAKLARA GÖTÜRECEK KİMSELERDİR. BENİM NAZARIMDA 20 YAŞINDA BİR YOBAZ İHTİYAR, 70 YAŞINDA BİR İDEALİST İSE ZİNDE BİR GENÇTİR”
Bilindiği gibi milli mücadelenin asker kadroları gibi sivil kadroları da hep gençlerden oluşuyordu. Kurtuluş Savaşımızı yakından izleyen yabancı gözlemcilerin ilk dikkatini çeken noktalardan biri de bu idi. Onlar, en şiddetli muharebelerin başarılı genç komutanlarını hayranlıkla izlerken, TBMM’ni milletlerarası platformlarda temsil eden çok genç fakat olgun ve tecrübeli, cesaretli, dinamik bir yeni nesil ile tanışıyorlardı.
Bu genç kuşak; Birinci ve İkinci Meşrutiyet dönemlerini yaşamış, İmparatorluğun sonunu hazırlayan binbir çeşit Bizans oyunlarını yakından görmüş, Trablusgarp, Balkan Harpleri, Çanakkale ve Birinci Dünya Harbinin ateş çemberinden geçmiş, kaybolan ata yadigarı vatan topraklarının acısıyla yürekleri kavrulmuş, yani çok genç yaşta pişip olgunlaşan bir avuç vatanseverdi.
İşte bu vatansever genç neslin dinamizmi; milli mücadelenin başarılmasında önemli derecede etken olmuştur. Bu neslin taşıdığı vatanseverlik ruhu ile genç cumhuriyetin temelleri atılmıştır.
Hayatı boyunca genç değerleri destekleyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk; ülkenin başarısı için yetenekli gençlere fırsatlar sağlayarak, onların yetişmelerine katkıda bulunmak gerektiğine inanmış ve bunu her fırsatta uygulamaları ile göstermiştir.
Atasına inanan, O’nu seven ve O’na güvenen gençlerimiz kendisinden duymaya alıştıkları;” GENÇLERİMİZ.. YÜKSELEN YENİ NESİL… YENİ TÜRKİYE’NİN GENÇ EVLATLARI” şeklinde ki sevecen hitapları ile O’na daha da yaklaştılar ve adeta fikren onunla bütünleştiler.
Sonunda sonsuza kadar yaşayacak derecede sağlam temeller oturtulmuş Türkiye Cunmhuriyeti Devleti meydana getirildi. Bu genç devlet; 15 yıl gibi kısa sürede dünyada her alanda sözü geçen, saygın, borcu olmayan, egemen olduğu topraklar üzerinde tam bağımsız olarak yaşayabilen, kendi topunu, tankını, uçağını kendi yapacak seviyeye gelmiş bir dünya devleti haline dönüştürüldü..


Dr. Tahir Tamer Kumkale
13 Mart 2005 Pazar

 
BİLDİRİ-YORUM
2000-2012 | Dr. Tahir Tamer Kumkale