10 EYLÜL 2024 SALI

 
Dr. Tahir Tamer Kumkale

tamer@kumkale.net

İYİ İNSANLARI SAYGI İLE SELAMLIYOR VE SEVGİ İLE KUCAKLIYORUM............

Ana Sayfa
Başlarken
Yazı Arşivi
Yazı Arama
Kitaplarım
Hakkımda


    Kitaplarımdan seçmeler...

Amazon'da kitaplarım






Nevruz... Türklerin Ergenekon bayramı
Bu yazımı Facebook'ta beğenmek veya bir arkadaşınıza göndermek (tavsiye etmek) için:

 23 Mart 2004 Salı 

Her milletin kendine mahsus gelenekleri, kendine mahsus adetleri, kendine göre milli hususiyetleri vardır. Hiçbir millet aynen diğer bir milletin taklitçisi olmamalıdır. Çünkü böyle bir millet ne taklit ettiği milletin aynı olabilir, ne de kendi milliyeti içinde kalabilir.
(Gazi Mustafa Kemâl Atatürk - 1923)

Kültür unsurları arasında en az değişeni ve değişmenin en uzun süreli olanı örf ve adetlerdir. Türk milli kültürünü yozlaştırmak ve yoketmek, binlerce yıldır değişmeden günümüze taşıdığımız milli kültür değerlerimiz üzerinde şüphe yaratmak, milli tarih konularında uydurma yayınlar ile halkın kafasını karıştırmak Türklük düşmanlarının bugün çok yaygın olarak kullandığı yöntemlerdir.

Kaleleri içeriden ele geçirmek stratejisi içindeki milli kültür düşmanlığı, milli kültürün dejenere edilmesi ve başka sahipler aranması şeklinde sıkça uygulanmaktadır.

Günümüzde özellikle yurtdışında, özellikle AB ülkelerinde faaliyet gösteren bölücü unsur yanlıları batı kamuoyunun Türk kültür konuları üzerindeki bilgi noksanlığından yararlanarak Türk Ergenekon Bayramı olarak tanımlayabileceğimiz NEVRUZ BAYRAMI’ nı istismar etmeye çalışmaktadır.

Çeşitli Avrupa ülkelerinde her yıl tekrarlanan senaryo gereği konu tekrar tekrar gündemde tutulmakta, bayramın insanlar arasında saygı-sevgi ve dayanışmayı sağlayan özelliğinden bile habersiz olan beyinleri satın alınmış bölücü çevtrelerce NEVRUZ BAYRAMI kanlı gösterilerle kutlanmaya çalışılmaktadır.

Emperyalist güçlerce ülkemizde yaratılmak istenen suni bir topluma maledilmeye çalışılan Nevruz Bayramı; binlerce yıldır Türk dünyasında bütün Türk Toplulukları tarafından uygulanan bir büyük kültür ögesidir.

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş yıllarında resmi bayram niteliğinde olup ,çok görkemli törenlerle kutlanan, miladi takvimin kabulünü müteakip resmi bayram olmaktan çıkartılan, fakat büyük bir coşku ile sadece Türkiye’de değil bütün Türk dünyasında coşku ile kutlanan NEVRUZ hakkında neler biliyoruz.? Bu konuda halkımızın bilgilendirilmesi gerekmektedir. Çünkü bilgi, muhtemel tehlikelere karşı en iyi panzehirdir.

NEVRUZ; 21 Martta kutlanır. Kelime manası olarak; YILBAŞI=YENİGÜN= GÜNDÖNÜMÜ anlamındadır. Nevruz; gece ile gündüzün eşit olduğu gündür. Nevruz; ayni zamanda baharın başladığı gündür.

Orta Asya Türk Devletlerinde, Bosna’da, Sancak’ta, Kosova’da Anadolu’da Kıbrıs’ta ve Türklerin küçük gruplar halinde yaşadığı bütün ülkelerde; “Ergenekon Bayramı”, “ Bozkurt Bayramı”, “Tabiat Bayramı” adları altında kutlanılmaktadır. Dağılan Sovyetler Birliği döneminde Türk Toplulukları için “İlkbahar ve Köylü Bayramı” olarak resmi bayram niteliğinde kutlanan NEVRUZ geleneği İran’da yaşayan Türkler arasınd da da çok yaygın olarak yaşatılmaktadır.

Her yerde büyük bir hazırlık ve neşe içinde, fakat değişik gelenekler halinde kutlanan NEVRUZ, soğuk ve karamsar günlerden ılık, güneşli ve bereketli günlere , yani bahara geçişi müjdeleyen, demirden dağı eriterek Ergenekondan hürriyete ve güzel günlere çıkışın simgelendiği Türk milli bayramıdır.

Çeşitli Türk boylarında Nevruz değişlik isimlerle anılmaktadır.

Bunlardan birkaçı şu şekildedir.
 - NEVRUZ
 – NEVROZ
 – NAYRUZ
 – NEYRÜZ
 – NAYRIZ
 – SULTAN NEVROZ
 – NAVROZ
 – NEVRÛZ-İ SULTANÎ
 – SULTAN NAVRUZ
 – NAVRUZ
 – NAURUS
 – NOVRÜZ
 – NOURUZ
 – MART BOZUMU
 – MART DOKUZU...

Eğer biz devlet olarak milli kültür değerlerimize sahip çıkmadığımız ve bu değerlerin bütün milletçe kullanılmasına imkan vermediğimiz sürece çeşitli çıkar çevreleri ve bu çevrelere kendini yakın gören siyasi gruplar bu değerlere sahip çıkarlar. Fikirleri beğenilmeyen bu grupların simgelerine de karşı olunduğundan milletin bütünlüğünü temsil eden bu milli değerlerimizde karşı olunur ve çoğu zaman o siyasi grup ile birlikte bu milli sembollerimiz ile kültür değerlerimiz de eleştirilir, aşağılanır veya saldırılarla yok edilmeye çalışılır.

MHP’nin parti olarak sahip çıktığı milli değerlerimizden Bozkurt, Ergenekon, Üç Hilal gibi sembollere bu partiye düşman olan unsurlar saldırmakta ve parti ile birlikte bu değerlerimizi de yok kabul etmektedir. Bunun yanında bir diğer parti yöneticileri sahip çıkıyor diye Fatih Sultan Mehmet ve Osmanlı Kültürüne uzak kalınıyorsa, ERGENEKON BAYRAMI NEVRUZ için de ayni şeyleri söylemek mümkün olabilir. İşte bu oyunlara gelmemeliyiz. Nevruz’a devletçe ve milletçe topyekün sahip çıkmalı, bu milli günü bölücü terör örgütü mensuplarının tekeline bırakmamalıyız.

Nitekim son yıllarda Kültür Bakanlığı konuya el attı ve bugünü artık devletçe kutlanan bir bayram günü haline getirdi. Ben bunu önemsiyorum ve çok önemli bir adım olarak değerlendiriyorum.

Milletleri millet yapan milli kültür değerleridir. Bu değerler milletin kimlik kartıdır. Bu kart sadece bu millete mensup olunduğunu, yani kişinin aidiyetini gösteren kesin ve değişmez belgelerdir.

Küreselleşen dünyada ise milli değerlere yer yoktur. Küresel mimarlar kitle iletişim araçlarındaki hakimiyetlerinden yararlanarak milli kültür değerlerini önce yozlaştırmak, sonra bozmak ve bu şekilde milleti bu bozuk değerlerden soğutarak kimliklerinden uzakaştırmak yolunda ciddi çalışmalar yapmaktadırlar.

Bu oyunları iyi bilmeli ve değerlerimize dört elle sarılmalıyız. NEVRUZ işte bu değerlerden en eskilerinden biridir. Bütün yoketme çabalarına rağmen binlerce yıl öteden günümüze taşınmış ve yaşatılmaktadır. Nerede bir Türk varsa varsa her 21 Mart geldiğinde orada NEVRUZ vardır. Bugün vardır. Yarın da olacalktır.

Milletimin Ergenekon Bayramı’nı – Gündönümü’nü - Yenigün’ünü candan kutluyorum. Bir dahaki YENİGÜN’lerde daha çok kenetlenmiş ve birlik içinde kutlamalarını diliyorum.


Dr. Tahir Tamer Kumkale
23 Mart 2004 Salı

 
BİLDİRİ-YORUM
2000-2012 | Dr. Tahir Tamer Kumkale