Dr. Tahir Tamer Kumkale

tamer@kumkale.net
|
Kitaplarımdan seçmeler... Amazon'da kitaplarım



|
Teşekkürler Sertab Erener |
|
Bu yazımı Facebook'ta beğenmek veya bir arkadaşınıza göndermek (tavsiye etmek) için:
|
Avrupa Birliği kapılarında girip giremeyeceğimiz konusunda çıkarılan binbir zorluk karşısında beklerken, aniden geliveren EUROVİZYON BİRİNCİLİĞİ şoku ile sarsıldık. Sanatçımız Sertap Erener’in ‘Türkçe değil’ gerekçesiyle büyük tartışmalara neden olan 'Everyway that I can - Yapabileceğim Her Şekilde' parçası birinci olunca milletçe sevince boğulduk. Binbeşyüz yıldır Avrupalı olan bizleri kabul etmemekte direnen zavallı beyinlere bizim zaten Avrupalı olduğumuzu bir daha gösterdik.
28 yıldır tek müslüman ülke olarak katıldığımız Eurovision Şarkı Yarışmalarını nedense bir müsabakadan çok milli bir dava olarak gördük. Türk ve Müslüman kimliğimizden dolayı hristiyan ağırlıklı Avrupalıların şarkılarımıza ve sanatçılarımıza lâyık oldukları değeri vermedikleri duygusunu yaşadık. Aslında bu duygularımızda haklıydık . Çünkü verilen puanların şarkıların kalitesinden çok devletlerin kimliklerine göre verildiği apaçık ortada idi. Nitekim son yarışmada da SSCB’den kopan ülkelerin Rusya etrafında kenetlenmeleri bunun tipik bir göstergesiydi.
Ayrıca bütün yarışmalar buram buram reklam kokuyordu. Sonuçlar önceden Avrupa Müzik Sanayicilerinin istekleri doğrultusunda yönlendiriliyordu. Bu piyasa da Türkiye için oyun daima deplasmanda ve bizi sevmeyen hakemlerin kontrolünda oynanıyordu.
Bu defa işler tersine döndü. Sertab Erener tecrübesi ve müthiş yorumu ile bütün oyunları bozdu. Bileğinin hakkı ile en iyinin de birinci olabileceğini ispat etti.
İşler tersine döndü derken, sadece Sertab Erener’in bu müthiş başarısını değil, son bir kaç yıldır uluslararası areneda kazanılan başarıların tümünü kastediyorum. Dünya Türk insanını son bir kaç yıldır uluslararası başarılarla zaten tanımaya başlamıştı. 2002'de futbolda Dünya Üçüncüsü olduk. Türkiye Güzeli kızımız Azra Akın daha altı ay önce 2002 Dünya Güzeli seçilerek göğsümüzü kabarttı . Bir diğer güzelimiz Esra Eron geçtiğimiz aylarda Avrupa Üçüncüsü oldu. Bunlara Sertab Erener’in Eurovision birincisi olması eklendi. Güzellikler bununla bitmedi. Pazar gecesi yapılan CANNES Film Festivali'ne Türkiye'den katılan 'Uzak' filmi, büyük bir başarı göstererek, ikincilik ödülü olan 'Büyük Jüri Ödülü’nü kazandı. En iyi erkek oyuncu ödülünü de ''Uzak'' filminden Muzaffer Özdemir ile Mehmet Emin Toprak paylaştı.
Burada hem ‘Uzak’ filmi ve Dünya güzeli olan kızlarımızın ferdi başarıları hem de Eurovision ve Dünya Kupası gibi takım çalışmasını gerektiren organize başarılar var. Bütün bunlar ekonomik beceriksizlikler içinde boğulan halkımız için hayati değeri olan can simitleri. İnsanımız yıllardır başarıya susamış. Bir SERTAB ismi başarısı ile halkımızı sevince boğabiliyor. 70 milyon insanı bu başarı ayni merkezde bir araya getirebiliyor.
Bilelim ki bu başarılar tesadüfi değildir. Bilinçli, planlı ve disiplinli çalışmanın neticesidir. Burada kalınmayacağı ve daha ileriye gidileceği birbiri peşisıra çeşitli alanlarda kazanılan uluslararası başarılardan belli olmaktadır. Bu ilk başarılar arkadan gelenleri sürükleyecek ve yeni başarılarla halkımız sevinecektir. Geleceğe daha güvenle ve umutla bakabilecektir. Bir SERTAB , daha binlerce SERTAB’ın itici gücü olacaktır. Halkımızın buna ihtiyacı vardı. Ve sonunda önünde istediği ve örnek alabileceği başarıyı gördü.
Şimdi işin bir diğer önemli yanı var. Bu da , elde edilen başarıdan devletçe ve milletçe yaralanmak için neler yapabileceğimizin planlanması’dır. Adı üzerinde, bir Kültür ve Turizm Bakanlığımız vardır. Bu başarılar bu bakanlığımızın temel işlevi olan ülkemizin tanıtımında kullanabileceği en büyük materialdir. Bunu başarı ile ve profesyonel bir yaklaşım ile kullanmak gerekir. Dünya Güzeli kızımız Azra Akın ile Avrupa birincisi sanatçımız Sertab Erener’den Türk Devleti tanıtım için sonuna kadar yararlanmalıdır. Bu yararlanma kişilerin ve kuruluşların eline ve insiyatifine bırakılmamalıdır. Bu faaliyet, en gelişmiş kitle iletişim teknolojileri vasıtasıyla ve devletimizin bütün imkanları kullanılarak yapılmalıdır. Bacasız fabrika dediğimiz Turizm Sektörüne; yapılacak bu tanıtımlarda çağ atlatılmalıdır.
Borçlarını ödemek için kaynak temini amacıyla tarihini ve topraklarını elden çıkarma planları yapan hükümetimiz bu başarıları tanıtıma taşıyabildiği takdirde ülkemiz turist akınına uğrar. Bugünkü mevcut kapasitesi ile Türkiye en az 25 Milyon turiste hizmet sunabilecek bir potansiyele sahiptir. Bu ise, 10 Milyar dolar ek gelir ve işsizlerimize iş imkanı demektir. Yalnız vakit geçirmemek, bu başarıların dünyada yarattığı yankının tesiri geçmeden, yani alevin üstü küllenmeden ateşi çoğaltmak ve yaymak lazımdır. Yönetimden ve bilhassa Erkan Mumcu’dan bunu bekliyoruz ve takip ediyoruz.
Bu başarılar için; “Sayın Necdet SEZER: Ulusça hepimize kıvanç veren ve bizleri sevindiren kişi ve kuruluşları kutluyorum; Sayın Bülent ARINÇ: İmkan sağlandığında her alanda uluslarası yeteneklerin ortaya çıkacağı görüldü;SayınTayyip ERDOĞAN: Çok mutlu olduk. Herkesi kutlarım. Sayın Erkan MUMCU: Müziğin dili evrenseldir. Şimdi Türkçesini öğretiriz.” Şeklinde hislerini dile getirmişlerdir.
Bu yetmez. Şimdi bu gençlere sahip çıkma zamanıdır. Sadece Eurovizyon yarışmasının yaptığı reklâmın Türkiye tanıtımına katkısı dahi yönetimin bundan sonra yapacaklarına ışık tutabilir. 48 ülkeden sekizyüz milyon kişinin canlı izlediği Eurovision yarışması toplam 3 saat 10 dakika sürdü. Sertab Erener sahneye iki kez çıktı. Şarkısı yaklaşık 3.5 dakika sürüyor. Yani toplam 7 dakika doğrudan doğruya Türkiye'nin reklamı yapıldı. Hemde bütün dikkatler bir noktada toplanılarak bu gerçekleştirildi. Avrupa televizyonlarında 1 saniyelik reklamın fiyatı 2 bin Euro olduğuna göre kaba bir hesapla Sertab'ın sadece şarkı söyleyerek Türkiye’nin tanıtımına katkısı 40 milyon Euro ediyor. Ayrıca Avrupa’lı bu parçayı daha çok dinleyecek, yani reklâm süresi devam edecek. Seneye biz Türkiye’de bu organizasyonu yapacağız. İşte size bitmeyen bir tanıtım süreci daha...
Ben Sertab Erener başta olmak üzere başarısı ile milletimize bu büyük sevinç yaşatan gençlerimize takdir ve teşekkürlerimi iletiyorum. Başarılarının daim olmasını diliyorum. Bu buyük başarıyı daha büyük başarılara taşımasını gereken ilgililerimizi göreve davet ediyorum.
Dr. Tahir Tamer Kumkale 28 Mayıs 2003 Çarşamba |
|
|