25 MAYIS 2023 PERŞEMBE

 
Dr. Tahir Tamer Kumkale

tamer@kumkale.net

İYİ İNSANLARI SAYGI İLE SELAMLIYOR VE SEVGİ İLE KUCAKLIYORUM......

Ana Sayfa
Başlarken
Yazı Arşivi
Yazı Arama
Kitaplarım
Hakkımda


    Kitaplarımdan seçmeler...

Amazon'da kitaplarım






KEMAL DERVİŞ ÖLMÜŞ, ÜZÜLLELİM Mİ?
Bu yazımı Facebook'ta beğenmek veya bir arkadaşınıza göndermek (tavsiye etmek) için:

Her milletin kendine mahsus gelenekleri, kendine mahsus adetleri, kendine göre milli hususiyetleri vardır. Hiçbir millet aynen diğer bir milletin taklitçisi olmamalıdır. Çünkü böyle bir millet ne taklit ettiği milletin aynı olabilir, ne de kendi milliyeti içinde kalabilir. Atatürk (1923)

 10 Mayıs 2023 Çarşamba 

Türkiye’nin seçim gündemi içine “KEMAL DERVİŞ ÖLDÜ” haberi bomba gibi düştü. Gerçi Kemal Derviş ismi yoğun gündemi değiştirmeye değer bir haber olarak görülmediğinden çabuk söndü.

Çünkü 21 yıl öncesinin bu çok önemli küresel siyasi aktörünü yeni nesiller hiç tanımıyordu. Peki tanıyan bizim nesillerimiz üzüldü mü?. Hiç sanmıyorum. Çünkü bu yurt dışından atanmış küresel siyasi aktöre verilen görev zaten zor durumda olan Türk Ekonomisini tamamen dibe vurdurarak küresel dünya güçlerinin eline teslim etmekti.

Kemal DERWISH, efendilerinden aldığı görevi başardı ve bugün her alanda bittiğini gözlemlediğimiz Türkiye ekonomisini tamamen küresel patronlarına teslim ederek bir bakıma günümüzün ekonomik düzenini hazırladı. Yani Ak Partinin bugünkü başarısız ekonomi yönetimi asla tesadüf değildir. Bu yıkım; içinde Kemal Derviş'inde görev aldığı çok derin bir dış planlamanın başarılı sonucudur..
17 Ağustos 2002 Cumartesi günkü ÖNCE V ATAN Gazetesindeki köşe yazımda Kemal Derviş’i nasıl anlatmışım kısaca hatırlayalım.

“ 3 Kasım 2002'de erken seçim kararı alan Türkiye'nin gündeminin baş aktörü eski Devlet Bakanı Kemal Derviş idi. İki aya yakın bir süredir görsel ve yazılı basınımız, borsamız, döviz fiatlarımız ve faizlerimiz Kemal Derviş'e indekslenmişti.. Kendisi siyaseti hiç bilmediğini defalarca tekrarlamasına rağmen DERWISH faktörü Türk siyasetinin kilit ismi olmuştu.

Evet.. Günümüz ve geleceğimiz Derviş'in hareketlerine göre tanzim edilir olmuştu. Hangi partiye gireceği hususunda artık uluslararası medyum ve falcılara danışacak hale geldiğimiz bir anda Kemal Derviş tarihi konuşmasını yaptı. İktidardaki Başbakan Ecevit’in Demokratik Sol Partisini yıkarak İsmail Cem ile birlikte oluşturdukları Yeni Türkiye Partisine de değil, Deniz Baykal'ın Cumhuriyet Halk Partisine gireceğine dair beyanat verdi.

Bu eşi bulunmaz büyük kurtarıcı'nın sözleri üzerine İsmail Cem liderliğindeki YTP yasa bürünürken, Deniz Baykal liderliğindeki CHP sevince boğuldu. CHP şimdiden seçimleri kazanmış ve de iktidar olmuş havalarına girdi bile.
Şahsi kanaatime göre; Kemâl Derviş'in ne bugün ve nede yarın bu ülkeye verebileceği olumlu hiç bir şey yoktur. Çünkü Kemal Derviş; ABD ve IMF tarafından atandırıldığı görevin icaplarını çok iyi yerine getiren ve ülkenin ekonomisini düzeltiyorum diyerek ülkemizi her alanda dışa bağımlı hale getirmekte başarı sağlamış sıradan bir memurdur.

Kendisine verilen misyonu çok iyi yapmıştır. Ülkemizi altından kalkamayacağı bir borç batağına sokmuştır. "Devleti yeniden yapılandırıyorum" şeklindeki güzel bir kılıf altında devletin binlerce yıldan günümüze taşıdığı bütün dengelerini altüst etmiştir. Üreten işçi, çiftçi, esnaf ve memurun üretiminin sıfıra inmesine yardımcı olmuştur. Bütün bunlardan sonra insanlarımızın gözlerinin içine baka baka şimdi de kendini Atatürk gibi görerek milletin kurtarıcılığına soyunmuştur.

Aslında buna hiç şaşmamak lazım. Çünkü insanlarımız her geçen gün biraz daha fakirleşip açlık sınırına dayanırken Avrupalı ve ABD'li dostlarımız başarılarından dolayı Derviş'i alkış yağmuruna tutmuşlardır. Batılı sivil toplum kuruluşları ve medya organları tarafından YILIN BAKANI, YILIN EKONOMİSTİ, TÜRK EKONOMİSİ'NİN ATATÜRKÜ gibi bir takım ünvanlara ve madalyalara layık görülmüştür. Biçare halkımız Laila,Reina ve Bodrum plajlarındaki televole yayınlarının yanında bu haberlerle günlerce oyalanmıştır.

Sayın Kemal Derviş'in görevi artık bitmiştir. Derviş'ten artık ne kendine, ne bir partiye ve nede bu ülkeye hiç bir hayır yoktur. Boyalı basınımız peşini bıraktığı anda en geç bir hafta içinde gündemden düşecek ve sessizce gönderildiği dünya bankasındaki görevine terfian döndüğü görülecektir. Tarihçilerin Derviş'li günleri hiç de iyi yazmayacaklarının teminatını şimdiden bu satırlarda milletimize duyurmayı bir borç telakki ediyorum.”

İşte böyle anlatmışım Derviş Beyi. Çünkü o ekonomi haberlerinden çok magazin köşelerinin vazgeçilemez baş aktörü gibiydi.. O zamanın cevap bulamadığım sorulardan biri de tecrübeli ve güvenilir siyaset adamı ve günün başbakanı Sayın Bülent Ecevit’in Kemal Derviş’i neden ve nasıl davet ederek ülkemizin baş siyasi aktörü haline getirdiğidir.

Nitekim Ecevit bu tarihi yanlışının cezasını çekmiş ve önce hükümeti ve sonra partisi dağılarak ülkemiz Ak Parti iktidarlarına teslim edilmiştir.
Gerçi ölünün arkasından kötü söz söylenmez ise de ben kötülükleri değil gerçekleri anlatmaya çalıştım.

Kemal Derviş ismini Türk milleti hiç iyi anmayacaktır. Tarihçilerin onun kısa dönemde yaptıklarını yazarken utanacaklarını görür gibiyim .

Yine de Allah Rahmet Eylesin.

UNUTMAYALIM VE UNUTTURMAYALIM.

TÜRK MİLLETİNİN KEMAL DERVİŞ GİBİ MUCİZEVİ İTHAL KURTARICILARA DEĞİL, YERLİ VE MİLLİ AKILLI YÖNETİCİLERE İHTİYACI VARDIR.


Dr. Tahir Tamer Kumkale
10 Mayıs 2023 Çarşamba

 
BİLDİRİ-YORUM
2000-2012 | Dr. Tahir Tamer Kumkale