Dr. Tahir Tamer Kumkale

tamer@kumkale.net
|
Kitaplarımdan seçmeler... Amazon'da kitaplarım



|
Askerin bankası Oyakbank artık Hollanda'nın malı |
|
Bu yazımı Facebook'ta beğenmek veya bir arkadaşınıza göndermek (tavsiye etmek) için:
|
 |
Biz Türkler yüz sene evveline kadar her şeyi kendi çekicimizle, kendi örsümüz üzerinde vücuda getirir, kendi çarşımızda kendi elimiz ile satardık. İşte bunun için büyük bir millettik. Gazi Mustafa Kemâl Atatürk (1923) |
24 Aralık 2007 Pazartesi sabahı haber merkezlerinin gündeminde OYAKBANK’ın satışının tamamlandığı vardı. Üniformalı-üniformasız, muvazzaf-emekli ikiyüzbini aşkın Oyak mensubu için bu haber gerçekten kara bir günü müjdeliyordu.
Türkiye’de en son satılacak banka olarak değerlendirilen OYAKBANK’ın tamamının bir Hollanda firmasına satıldığı hususu daha Haziran ayında belli olmuştu. Buna rağmen bankanın gerçek sahibi olan benim gibi asker üyeler bu işin yanlışlığını biliyorlar ve yönetimin bu hatadan döneceğine inanmak istiyorlardı. Ama istediklerimiz olmadı. 24 Aralık’ta basına yansıyan haber satışın tamamlandığını ve artık Oyakbank’ın sahibinin Hollandalılar olduğunu vurguluyordu. İşte o haber;
“.. Oyakbank’ın Satışı Tamamlandı: ING'nin Oyak Bank'ı satın alma işlemi tamamlandı. ING Group ile Oyak Grubu, 19 Haziran 2007 tarihinde yapılan açıklamada Oyak Bank'ın yüzde 100 hissesinin 2 milyar 673 milyon dolara ING'ye satışı konusunda anlaşmaya vardıklarını duyurmuşlardı. 1984 yılında kurulan Oyak Bank, 5900 çalışanı ve yaklaşık yüzde 3'lük pazar payı ile Türkiye'nin önde gelen bankaları arasında yer alıyor. Oyak Bank tüm bankacılık alanlarında olmak üzere toplam 1.3 milyon bireysel müşteri ve 13500 adet kurumsal müşteriye hizmet verdiği belirtildi. Oyak Bank'ın Türkiye genelinde toplam 365 adet şubesi ile hizmet verdiği açıklandı. Satın alma işlemi ING'nin 2007 yılı Aralık ayının finansal sonuçlarına yansıtılacağı kaydedildi. İşlemin sonucunda ING Bank NV'nin Ana Sermaye Rasyosu'nda (Tier 1) 50 baz puan oranında düşüş beklenmektedir ancak bu işlem hisse geri satın alımlarını hiçbir şekilde etkilemeyeceği açıklandı. ING ve Oyak Bank üst yönetiminin, Ocak ayında düzenlenecek basın toplantısıyla konuya ilişkin detaylı bilgileri kamuoyuna paylaşacağı öğrenildi.”
Halkımızın genel kanısına göre; üyelerini ordu mensuplarının oluşturduğu Ordu Yardımlaşma Kurumu her alandaki güçlü iştirakleriyle Türk ekonomisi için örnek alınacak bir kuruluştur. 1961 yılında asker üyelerine maddi yönden ek katkıda bulunmak ve gelirlerine destek olmak amacıyla ordu mensuplarının maaşlarından her ay kesilen % 10 aidatlar ile kurulan OYAK; kâr gayesi gütmeyen, kazancını tamamen yardıma endeksli olarak arttıran bir kuruluştur.
OYAK'ın başarısındaki sır, bütün üyelerinin kurumun gerçek sahipleri olmalarında yatar. Mesleğe girişi müteakip doğal olarak kuruma üye olan ordu mensupları, "Emeklilik Sistemi" uygulaması ile ölünceye kadar kurum üyeliklerine devam edebilmekte, kurumun sağladığı yıllık kârdan kurumdaki hissesi kadar nema almakta ve kurumun pek çok hizmetinden yararlanmaktadır. Bu uygulama kurumu sahiplenmenin ve onu devamlı denetim altında tutmanın yolunu açmaktadır. Buna rağmen Oyakbank’ın üyelerin önemli bir bölümünün istekleri hilafına tamamının satışı üyelerin kurum üzerindeki kontrolu kaybettiğini göstermektedir.
Muvazzaf üyelerin bu satışa ne dediğini bilemem. Ama 1966 yılından 1996’ya kadar muvazzaf olarak bu tarihten itibaren de emeklilik sitemi içinde kalarak kurum ile ilişkisini devam ettiren bir kişi olarak ben pek çoğu ile görüştüğüm emekli askerlerin hissiyatını çok iyi biliyorum. Şu anda adeta evladını kaybeden bir baba gibiyiz. Biz biliyoruz ki Oyakbank bu kurumun sembolü idi ve güvencesi olarak görülüyordu. Şimdi bu güvenceyi kaybettik.
Tek şubeli Türk Boston Bank'ın OYAKBANK'a dönüşmesinde 1990-1993 yılları arasındaki OYAK Genel Kurulu üyeliğim süresinde ciddi bir mücadele veren bir kişiyim. Bugün gelinen noktada Türkiye’nin bu en saygın ve en güçlü bankasının tamamının Hollandalılara satılması gibi bir duruma düşürülmesine benim gibi pek çok emekli subayın anlam veremediği biliyorum. Bu haberlerin en az bizim kadar halkımızı da çok rahatsız ettiğinin de bilinmesini istiyorum.
Henüz OYAK ile ortak olan AXA' Sigorta Şirketi’nin "Ermeni Soykırımı" adına bazı Ermenilere maddi tazminat ödemesinin yarattığı şoku atlatmadan Oyakbank’ın tamamının Hollanda’lı firmaya satışı haberleri ile bir kere daha arkadan vurulmuş olma duygusunu yaşıyoruz.
Halkımız OYAK'ı en güvendiği kurum olan askerlerin yönettiğini biliyor ve hâlâ bu olayın mantıki bir açıklamasını bekliyor. Bunu öğrenmeye hakkı olduğunu düşünüyor..
Bugün Türkiye çok yönlü, çok maksatlı küresel bir saldırı ile karşı karşıyadır. Devletin bütün stratejik kurumları yok pahasına yabancılara satılmakta bir bakıma dış güçlere devredilmektedir. Bu süreç devam ederken satılmayacak kurumların başında gösterilen Oyakbank’ın tamamının yabancılara devredilmesi ülkenin kaynaklarının sahiplenilmesini isteyen halkımız için gerçek bir hayâl kırıklığı olmuştur.
Burada çözüm öncelikle OYAK yöneticilerine düşmekteydi. Oyakbank’ın satışı ile Oyak yönetimi sınıfta kalmıştır. Para her zaman her şey değildir. OYAK, varsa finans açığını üyelerinin tasarrufları ile kapatabilirdi. Bu yola gidilmedi. AKP hükümetinin genel özelleştirme furyasının etkisinde kalınarak bankanın tamamının satışı gerçekleştirildi. Bir bakıma milletin direnme gücü kırıldı.
Sonuç olarak artık Oyakbank bizim değildir. Şimdi yapılacak ilk iş olarak OYAK ismi bankanın adından ve ambleminden silinmelidir. Bizim nesillerimizin bu neticeyi alan günümüz OYAK yöneticilerini makul görmesi asla mümkün değildir. Ama olan olmuştur. Şimdi en kısa sürede geçmişin izleri silinmeli ve hiç değilse kuruma yeni katılacak asker üyelerin bu olayı hiç hatırlamaması sağlanmalıdır..
Dr. Tahir Tamer Kumkale 29 Aralık 2007 Cumartesi |
|
|